{ "title": "Hidrojen Elementi", "image": "https://www.hidrojen.gen.tr/images/hidrojen-elementi.jpg", "date": "19.01.2024 23:46:19", "author": "Selen Karadeniz", "article": [ { "article": "Hidrojen elementi, gaz halinde bulunan kimyasal bir elementtir. Çok eski yıllardan beri bulunmasına rağmen, element olduğu daha geç anlaşılmıştır. 16. Yüzyılda aside batırılan metallerden yanıcı bir madde çıktığı anlaşılmıştır. 1766 yılında İngiliz kimyacı Henry Cavendish hidrojen gazının bileşik olmadığını, bir element olduğunu belirlemiştir. Özellikleri incelenen hidrojenin çabuk tutuşma özelliği bulunduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle yanıcı hava elementi olarak tanımlanmıştır. Hidrojen elementinin atom numarası 1 olarak, kimyasal simgesi de H olarak gösterilmektedir. Kokusuz ve tadı olmayan, solunursa zehirli etkisi olmayan bir elementtir.

Daha sonradan Fransız kimyacısı Antonio Laviser bu elemente hidrojen elementi adının verilmesini önermiştir. Bu isim Yunanca su yapıcı anlamında olan iki kelimeden türetilmiştir. Bunun nedeni hidrojen elementi yandığı zaman yani havanın oksijeniyle tepkimeye girmesi halinde kesinlikle su oluşmasıdır. Hidrojen elementini elde etmenin en basit yolu sudan elektrik geçirmektir. Elektroliz denilen bu yöntemde su bileşenlerine ayrılmakta, oksijen ve hidrojen gazları meydana gelmektedir.

Akkor durumunda olan kok kömürünün üstünden su buharı geçirilirse, su gazından da hidrojen elde edilebilir. Su gazı içinde karbonmonoksit ile hidrojen olduğundan, karbonmonoksit gazı saf dışı bırakıldığı zaman geriye hidrojen kalır. Suda, asitlerde, tüm bitki ve hayvan dokularında, besinlerin çoğunda, kömür, petrol ve diğer elementlerde birleşik halde hidrojen elementi bulunur. Doğal gaz yakıt olarak kullanılmakta ve temelinde hidrojen ve karbon bileşiği olan metan bulunmaktadır.

Dünya atmosferinde bulunan hidrojen miktarı oldukça düşük olsa da güneşin ve diğer yıldızların atmosferinde bulunan hidrojen oranı daha fazladır. Hidrojen elementi evrende en fazla bulunan element olma özeliğine sahiptir. Dünya atmosferinde ve yer kabuğunda bulunan elementler içinde kütlesel olarak hidrojen 9. Sırada bulunmaktadır. Canlılar sadece hidrojen soluyarak yaşamlarına devam edemezler. Havanın ve diğer bilinen gazların en hafif olanı hidrojendir. Havanın on beşte bir ağırlığına sahiptir. Kolay tutuşması nedeniyle önceleri balonlarda kullanılsa da yanıcı özelliği yüzünden yerini helyum gazına terk etmiştir.

Oksijen ile hidrojen karışımının yakılması sonucunda ortaya çıkan basınç ve yüksek sıcaklıkla başka maddelere bağlanması olayı hidrojenleme işlemidir. Bu yöntemle kömürden benzin gibi sıvı yakıtlar elde edilirken, bitkisel yağlardan da margarin elde edilir. Hidrojenleme tepkimesi sonucunda kömür sıvı hidrokarbonlara dönüşür, bitkisel yağlarda yiyecek olarak kullanılan katı yağlara dönüşür. Aynı zamanda hidrojenleme işlemi naylon, amonyak, sabun, plastik madde üretiminde de kullanılır.

Hidrojen elementi atomunda bir proton ve bir elektron vardır. Doğal hidrojen çekirdeğinde olan protonlara eşlik eden nötron sayısıyla ayrılan üç izotopun karışımından oluşur. Ağır hidrojen olarak tanımlanan döteryum hidrojenin tam iki katı ağırlığındaki bir gazdır. Döteryum atomları çok yüksek sıcaklıkta birbirleriyle çarpıştırılır ise çekirdekleri kaynaşarak, helyum atomlarına dönüşmektedir. Bu tepkime sonucunda nötronlar serbest kaldığından, oldukça büyük bir enerji açığa çıkmaktadır. Bununla hidrojen bombası çok tehlikeli bir silah durumuna gelmektedir.
" } ] }